Kayıtlar

Haziran, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Diyarbakır Keçi Burcu Hikayesi ve Manzarası

Resim
Çok eski zamanlardı. Mezopotamya ovasında yaratıcının en sevdiği şehirde günler çabuk geçiyordu. Surlara taş ören duvar isçileri sık sık ara veriyor, Dicle ovasından getirttikleri karpuzları iştahla yiyerek serinlemeye çalışıyordu... Bir telaş vardı şehirde. Halk, henüz bir savaştan çıkmıştı ve şehir uzun bir zamandan sonra Mecusilerin elinden alınmıştı. Hıristiyan Romalılar aylar süren bu olağanüstü savaşı kazanmış olmanın verdiği hakli gururu hanlarda şarap içerek kutluyordu. Romalılar şehre girdikten çok kısa bir süre sonra sam ve badattan taş ustaları getirtmiş, şehrin aylar süren bu savaşta çok ağır yaralar alan surlarını, değirmenlerini, köprülerini onarmaya koyulmuştular. İmparator bu şehrin elde edilmesine çok önem veriyordu ve bu yüzden olacak ki en iyi valilerinden birini şehre hükmetmeye göndermişti... Şehre yeni gelen vali bütün gün at sırtında şehri gezmiş, kentin eski sakinleri olan Mecusilerin tapınak olarak kullandıkları burcu bir rahibe manastırı yapmaya karar vermiş...